Uzun bir süredir uzayla ilgili bir hobi ile uğraşmak istiyordum, fakat uzay hobisi diğer hobiler içinde uğraşması en zor ve pahalı olanı olduğu için hep erteledim durdum. Hatta bazılarınızın yakından takip ettiği Piko Balon hobisine (https://picoballoon.ist) yıllar önce sırf uzaya en yakın hobi olduğu için başladım 🙂
Hatta bu sayede uzayla ilgili çalışmalarımda faydalı olacak bir çok bilgiyi ve tecrübeyi edinmiş oldum. Örneğin LightAPRS Tracker‘ı geliştirirken radyo dalgaları ile iletişim, solar enerji ile düşük güç tüketimi ve kullanımı, çetin hava şartlarına dayanaklı küçük ve hafif elektronik kart tasarımı, vs. gibi küçük uydularda da kullanılan bir çok konuda tecrübe edindik.
Artık küçük uyduların üretim ve uzaya gönderme maliyetleri de düştüğü için artık kendi uydumuzu geliştirip alçak dünya yörüngesine yollayabiliriz. Tabii her zaman olduğu gibi bir ekip çalışması yaparak.
İşte bu blogda tüm bu süreci sizlerle paylaşıyor olacağım. Hem de en temel kavramlarından başlayarak. Uzun bir süredir bu konuda araştırma yapıyorum ve her gün yeni birşeyler öğreniyorum. Elbette uzay ve uydu yapımı kolay bir hobi değil ama zaten benim için onu çekici kılan da bu.
Amerikan Başkanı Kennedy’nin 1962 yılında Rice Üniversitesinde yaptığı meşhur aya yolculuk konuşmasında (Apollo programı) olduğu gibi bu hedefi kolay olduğu için değil zor olduğu için seçtik 🙂
“We choose to go to the moon in this decade and do the other things, not because they are easy, but because they are hard, because that goal will serve to organize and measure the best of our energies and skills, because that challenge is one that we are willing to accept, one we are unwilling to postpone, and one which we intend to win.”
İlk yazımıza da aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
Uzay Teknesi 
Merhaba Mustafa bey
yazılarınızı ve çalışmalarınızı ilgiyle takip ediyorum,Türkiye’dede bu konuda başarıyla ilerleyen kişisel çabaların olması gelecek için umut veriyor .bu gün günlük hayatımızda kullandığımız birçok yenilik önce hayal ederek ve sonrasında çok çalışarak ortaya çıkmıştır. 40 sene önce siyah beyaz tek kanal televizyonda izlediğimiz uzay yolu dizisinde Kaptan kirk’in kolundaki saate konuşarak haberleşmesi o zamanlarda bize masal izliyormuş gibi geliyordu. ama bu gün hepimizin elinden düşürmediği cep telefonları her işimizi görmemizi sağlıyor(şimdilik daha henüz zamanda yolculuğa çıkarmasa da)cesaretinizden dolayı sizi kutluyorum ve başarılar diliyorum.
BeğenBeğen